Milli Beka Hareketi Doğu Anadolu bölge ve Malatya İl Başkanı İbrahim Aygün ,Türkiye’nin geleceğinin milli ve manevi değerlerini bilen, koruyan ve gelecek nesillere taşıyan kişilerin omzunda şekilleneceğini söyledi.
Sağlam bir gelecek için, gençliği yetiştirecek kimselerin iyi donanımlı olmasını zaruri kılar diyen Başkan Aygün : “ Bizler her bakımdan donanımlı olamazsak, kendimizi iyi yetiştiremezsek kültür ve değerlerimizi koruyabilme; bunları gelecek nesillere ulaştırabilme noktasında başarılı olamayız.
Üzülerek belirtmek durumunda kaldığımız hali hazırdaki durumumuz maalesef bizi yarınlara götürecek durumda değildir. Ülkemizin gençliği şu anda içinde buluğumuz ekonomik, sosyal, kültürel ve politik duruma maalesef ilgisiz duruyor.. İçinde bulunduğu şartları beğenmeyen, yaşam ortamını istemeyen, aile kültürünün dışında bir kültüre yönelen ancak bu ülkenin geleceği için kişisel bir rol üstlenmeyi de istemeyen bir neslin giderek arttığını görmekteyiz. Başarıyı, mutluluğu , iyi bir yaşantıyı başka bir ülkede arama isteğinin artık toplumun çoğunluğunu oluşturan gençlerin büyük bir kısmının hayali haline geldiği görüyoruz. Bunun da anlamı ülkemizin geleceğinin her geçen gün ipotek altına doğru gittiğidir.Gençliğin kendi milli ve manevi değerlerine olan bağlılık ve ilgi her geçen gün azalmaktadır.
Mensubu olduğu Yüce dinimiz İslam’ın gerektirdiği gibi yaşamayı neredeyse reddeden bir gençlik var. Bizler müslümanız, ancak Müslümanlığın gereğini yaşamaktan ve çocuklarımıza yaşatmaktan çok uzağız. Yüce Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Aleyhisselam’ın mübarek hayatı, ashabının yaşamı, alimlerimizin içinde bulundukları durumlarda nasıl bir yol haritası çizdiğini hem bilmiyoruz, hem de keyfi bir şekilde din hakkında yorumlarda bulunuyoruz. Milli ve manevi değelerimizin bizim geleceğe yürürken tek teminatımız olduğunu neredeyse gündeme bile getirmekten korkuyoruz. Çünkü çocuklarımız başka ülkelerin hayatlarının hayaliyle yaşıyor. Çalışmaktan üşenen, iş beğenmeyen ancak kendi işini üretme noktasında da sorumluluk üstlenmeyen gençlik yetişiyor. Ülkemizin geleceğine bu açıdan bakarsak maalesef iç açıcı bir durum görünmüyor.
Kendini küçük gören, hafife alan ve aciz bir toplum olmak istemiyorsak geleceğimize bilimsel, kültürel, politik ve sanatsal değerlerimizi doğru bir şekilde öğretmek; gelecek nesillerin bunu sonraki nesillere taşıyabilmesi için de onlara okuma-öğrenme-araştırma-düşünme bilincini verebilmemiz; böylece de kültürünü ve değerlerini içselleştirmiş insanları yetiştirmemiz gerekmektedir.
İyi yetişmiş çocuklar geleceğin öncelikle iyi çocuk yetiştiren anne ve babalarını, sonra da geleceğin Türkiye’sini hazırlayan sorumlu kimselerini ,işçisiyle, memuruyla, esnafıyla, tüccarıyla, bürokratıyla, siyasetçisiyle, sanatçısıyla ortaya çıkaracaktır” dedi.
Güncelleme Tarihi: 01 Kasım 2018, 07:21