Devletimizin tüm sektörü kapsayan önlem paketi uygulaması gerektiğini söyleyen Başkan Cavlak, “Kırtasiyeci esnafımız dört gözle bir aylık sezonu bekledi. Ancak gelinen noktada sadece okul öncesi ve birinci sınıfların yüz yüze eğitime başlamasıyla tüm hesapları altüst oldu. Aldığı ürünler deposunda, rafında kaldı. Malatya genelinde 150 civarında kırtasiyecimiz varken, bin 500 civarında kırtasiye satışı yapan esnaf sanatkar ve tacir var. Özellikle marketler her dönem mevsimlik kırtasiyecilik yapıyor. Pandemi sürecinin en çok kazanan sektörü özellikle zincir marketler olmasına rağmen can çekişen kırtasiyecimizin kazancına göz dikiyorlar. Satış yapmakla kalmıyor, kırtasiye ürünleri reklamı da yapıyorlar. Vatandaşımız da daha ucuzdur diye marketlerde alışveriş yapıyor. Halbuki kırtasiye kırtasiyecide daha ucuz, daha kaliteli. Geçtiğimiz yıl da yine yaptığım açıklamada kırtasiye reyonunu yıl boyunca açık tutamayanların kitap kırtasiye satışına müsaade edilmemeli demiştim. Okul kitaplarının Milli Eğitim Bakanlığı tarafından öğrenciye direk verilmeye başlanması ile kırtasiyeci esnafının iş hacmi yarı yarıya düşmüştü. Şimdi ise küçücük pastaya ortakların artmasıyla kırtasiyecilik tarih olma riskiyle karşı karşıya kalmıştır. Tüm vatandaşlarımızı, alışverişlerini kırtasiyeci esnafımızdan yapmaya çağırıyorum. Mevsimlik kırtasiye satan tüm esnaflarımızı ve tacirlerimizi de kırtasiyeci esnafımızın içinde bulunduğu zor süreci göz önünde bulundurarak vicdani davranmaya, kırtasiye satışı yapmamaya çağırıyorum.”dedi.
Özel okulların, kurs merkezlerinin, servisçi, kantinci, kitap ve kırtasiyeci esnaflarının sorunlarına ivedilikle çözüm bulunması gerektiğini dile getiren Sinan Cavlak, “Bu sektörlerimizin sorunlarına kısa orta ve uzun vadede çözüm olacak bir eylem planı şart. Heleki Malatya ve Elazığ esnafı daha da zor durumda. Bu bölgedeki esnaflarımız sadece ülkece mücadele ettiğimiz koronavirüs sürecinden değil, depremden de etkilendi. Alınan önlemler ve verilen destekler tabana yayılamadı. Hal böyle olunca da bu bölgedeki esnaflarımızın içinde bulunduğu durum ciddi bir sosyal travma ile sonuçlanacak bir sürece doğru ilerliyor.”dedi.