İstiklal Marşının okunması ile başlayan programda, öğretmenlerimiz tarafından günün anlam ve önemini belirten şiirler okunup, konuşmalar yapıldı.
Vali Aydın Baruş programda yaptığı konuşmada, “İnsanın, hayatında iz bırakan, unutamadığı kişilerin sayısı sınırlıdır. Öğretmenler bu müstesna kişilerdendir. 
Çünkü öğretmenler, kişiliğimizin oluşmasını sağlayan hamuru şekillendiren ustalardır.
Bugün birçoğumuz, sahip olduğumuz mesleği, elde ettiğimiz başarıları öğretmenlerimizin bizlere verdiği eğitim ve terbiyeye borçluyuz.
Bizleri yetiştirerek bugünlere gelmemizde büyük emeği olan öğretmenlerimize şükranlarımı ifade etmek istiyorum.
İnsan iki unsurla vücut bulur: Akıl ve ruh. 
Akıl öğrenmekle, ilim tahsil etmekle gelişir. “Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?” Hikmet-i İlahisi ilim öğrenmenin bu kutsiyetine işaret etmektedir.
Ancak, sadece bilmek yetmez, tahsil ettiğimiz bilginin anlam kazanması için o bilgiyi vicdan süzgecinden geçirerek hak ve hakikat doğrultusunda amele dönüştürmek gerekir.
Hayat üzerine öğrendiğimiz bilgiler böylece irfana dönüşür ve insanlığın hayrına hizmet eder.
Akıl ve vicdanı şekillendirme uğraşısı olan eğitim insanı inşa etme sürecidir.
İnsanlarını güzel ve başarılı bir şekilde yetiştiren toplumlar geleceklerini de sağlıklı bir şekilde inşa etmiş olurlar.
Bu manada; geleceğin nesillerini inşa eden öğretmenler içinde yaşadıkları toplumun gerçek mimarlarıdır.
Cenab-ı Hakkın "Oku" Emr-i İlahisinin ışığında, ilk hecelerin dilimizden dökülmesini sağlayarak bilgi pınarlarından ilk suyu içmemize vesile olan öğretmenler son derece kutsal bir görev icra etmektedirler.
Öğretmenler, aynı zamanda, geçmişin bilgi birikimini çağın bilgisiyle harmanlayarak istikbalimiz olan çocuklarımızın istifadesine sunan; inanmayı, başarmayı, ahlaklı olmayı ve insana dair bütün erdemleri azim ve fedakârlıkla öğretme çabası gösteren toplum rehberleridir.
Çocuklarımızın fıtratında mevcut bulunan yetenek ve eğilimleri Vatanımızın, Milletimizin ve insanlığın menfaatleri istikametinde ortaya çıkaran öğretmenler,  geleceğimizin inşasında başrole sahip kişilerdir. 
Temel amacı nitelikli insan yetiştirmek olan eğitim sisteminin omurgası öğretmendir. 
Bu anlamda öğretmenlerin hizmet öncesi eğitimleri sırasında iyi yetiştirilmeleri ve aldıkları eğitim çerçevesinde yeniliklere uygun çalışmalar yaparak kendi kapasitelerini yükseltmeleri, ifa ettikleri hayati görev bakımından son derece ehemmiyet arz etmektedir. 
Bir milletin güçlü ve müreffeh bir geleceği teminat altına alması yolunda en büyük görev öğretmenlere düşmektedir.
Çünkü öğretmenlikten başka doğrudan insan yetiştirmeyi hedefleyen bir meslek dalı daha mevcut değildir. 
Her biri adeta bir irfan pınarı olan öğretmenlerimizin güzel hasletlerle donattığı her çocuğumuz, huzurlu bir toplum, kurtarılmış bir gelecek ve filizlenmiş bir medeniyet demektir. 
Her ne kadar günümüz eğitim sisteminde teknolojinin unsurlarından fazlasıyla istifade ediliyor olsa da, asla unutulmamalıdır ki eğitimin ana unsuru öğretmendir.
Öğretmenin etkin olmadığı, kendisini vakfederek çalışmadığı bir eğitim sisteminin başarılı olması mümkün değildir.
Öğretmenler ilim ve irfanı, bilgi ve teknolojiyi genç beyinlere işleyen ve görevini icra ederken her türlü fedakârlığı tereddütsüz gösteren münevver insanlardır. 
Sizler, cahiliye karanlığına bir güneş gibi doğarak Rabbü-l Alemin’in kendisine vahyettiğini tebliğ ve tatbik ederek ümmetine en güzel şekilde örnek olup öğreten Sevgili Peygamberimiz Hz. Muhammed (sav)'in rahlesinin varislerisiniz.
Sizler Osman Gazi’nin gönül çerağıEdebalı, çağ açıp çağ kapayan Fatih’in hocası ve mihmandarı Akşemseddin’siniz. 
Anadolu’yu ebedi Türk Yurdu yapan Sultan Alp Arslan’ı, mazlum milletlere hürriyetin ve bağımsızlığın yolunu gösteren Mustafa Kemal Atatürk'ü yetiştirenler sizlersiniz. 
Ve yine sizler, sahip olduğunuz ilim, irfan ve erdemin yeni nesillerimizin aklında ve yüreğinde neşv-ü nema bulmasını, yaşatılmasını sağlayan ilim pınarlarısınız. 
Tarihe altın sayfalar eklemiş büyük insanlar yetiştiren Aziz Milletimiz, sizlerin emekleri sayesinde, bu başarıları devam ettirecek ve Türkiye’yi dünyanın lider ülkesi yapacak olan nesilleri yetiştirmeye devam edecektir.
Medeniyetimizin geleceği olan çocuklarımızın akıl ve vicdanları sizlere emanettir. 

Fikri hür, vicdanı hür, karakter sahibi, fikir dünyasının bütün kutuplarına yelken açmaktan korkmayan, özgüven sahibi nesiller yetiştirmek sizlere tevdi edilmiş çok önemli bir görevdir.
Sizler, nesillerimizi, ilim ve irfan bakımından ne kadar donanımlı yetiştirirseniz, ülkemizin geleceği de o kadar aydınlık ve müreffeh olacaktır.
Başöğretmen Atatürk’ün şu sözlerini asla hatırınızdan çıkarmayınız: “Öğretmenler! Yeni nesli, Cumhuriyet’in özverili öğretmen ve eğitmenleri, sizler yetiştireceksiniz.
Yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin yeteneğiniz ve özveriniz derecesiyle uygun olacaktır. Cumhuriyet; fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli koruyucular ister. Yeni nesli, bu kalite ve yetenekte yetiştirmek sizin elinizdedir. Sizlerin, seçkin görevinizin yerine getirilmesine büyük özveriyle varlığınızı vereceğinize hiç şüphe etmem.”
Bizleri binlerce yıldır bir arada tutan, bağımsızlığımız ne zaman tehlikeye düşse milletimizi yeniden dirilten ve ayağa kaldıran değerleri çocuklarımızın hafızasına ve kalplerine nakşetmelisiniz.
Ecdadımızın bizlere emanet ettiği Kurtuluş Savaşı Ruhunu, 15 Temmuz Diriliş Ruhunu yaşatmada en önemli rol sizlere düşmektedir.
Aklını ve vicdanını başkalarının hizmetine veren değil, vücudunu ve ruhunu ülkesine ve onun insanına feda etme anlayışına sahip nesillerin yetişmesi öğretmenlerimizin en büyük sorumluluğu ve şerefi olacaktır.
Öğrencilerinize sadece bilgi aktarmaktan ziyade bilgiye ulaşmanın ve onu paylaşmanın yollarını göstereceğinizden; çağın gereklerine vakıf, hedefini bilen, milli ve manevi değerlerimizi haiz, yıkıcı ve bölücü şer odaklarının oyunlarına figüran olmayacak onurlu şahsiyetler yetiştireceğinizden eminim. 

İnanıyorum ki çocuklarımızın ve gençlerimizin bu ihanet şebekelerinin kölesi olmasına hiçbir şekilde fırsat vermeyecek, vazifenizi yerine getirmek hususunda hiçbir fedakârlıktan kaçınmayacak, coşkun azminiz ve inancınızla istikbalimizi inşa etmeye devam edeceksiniz. 

Bu zor, meşakkatli fakat kutsal görevinizde sizlere başarılar diliyorum.
Malatya’daki evlatlarımıza yıllarca emek vermiş olan ve emekli olmaları nedeniyle kendilerine belge takdim edeceğimiz öğretmenlerimize, İlimize ülkemize vermiş oldukları hizmetlerden dolayı çok teşekkür ediyorum.
Bu vesileyle; Türkiye’nin nesillerine; insanı sevmenin değerini, vatan ve millet sevgisinin anlamını öğretmeye çalışırken, insanlıktan nasibini almamış teröristler tarafından şehit edilen öğretmenlerimizi saygıyla anıyorum.
Bu duygu ve düşüncelerle, yurdumuzun dört bir yanında görevlerini icra etmekte olan tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Gününü kutluyor, aileleri ve çocuklarıyla birlikte sağlık ve mutluluk dolu bir hayat geçirmelerini temenni ediyorum” dedi.
Program aday öğretmenler için yemin töreninin yapılması, emekli öğretmenlere hizmet şeref belgelerinin verilmesi ve “Anadolu” temalı “Hasan Ali Yücel Öykü” yarışmasında dereceye giren öğretmenlere ödüllerinin verilmesiyle son buldu.