-“Milletvekilleri hesap veremiyorsa bürokratlar tarafından yönetiliyorlar demektir”
TESK Yönetim Kurulu Üyesi ve MESOB Başkanı Şevket Keskin yaptığı yazılı açıklama da, “Geçtiğimiz Eylül 2020’de kamuoyuna yansıyan açıklamamız da ve 25 Eylül 2020 tarihinde Malatya’mıza teşrif eden Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a sunmuş olduğumuz dosyada Sultansuyu Tarım İşletmesindeki durumu arz etmiştik. Son günlerde Malatya kamuoyuna yansıyan bilgide Sultansuyu Tarım İşletmesindeki bazı sosyal tesisleri ile birlikte 55 dönem arazinin yıllık bir at fiyatına özel sektöre ihale edildiği ve bu gelişmeden de AK Parti mensubu olduğu iddiasındaki milletvekillerinin bilgisi ve haberi yokmuş. Sultansuyu için geçtiğimiz aylarda gündeme getirilen özelleştirme için zemin hazırlanıyor haberleri üzerine, kesinlikle böyle bir durumun olmadığını söyleyen milletvekillerinin ihale yapıldıktan sonra bu durumdan haberlerinin olmadığı yolundaki sözlerine de kimse inanmaz. Çünkü bu ihaleyi yapan, bu ihaleye izin veren bürokratlar halen görevinin başında bulunuyorsa, milletvekilleri ya doğruyu söylemiyor, ya da söyleyemiyor demektir. Siz iktidar milletvekili olacaksınız, soru işaretleriyle dolu bir ihaleden haberiniz olmayacak, haberdar olduktan sonra da hesabını da sormayacaksınız. Böyle bir dünya yoktur. Hesabını soramıyorsanız, Malatyalılara hesap veremiyorsanız, bu işin içindesiniz demektir, bürokratlar tarafından yönetiliyorsunuz demektir. Bunun başka bir tarifi varsa buyursun onlar anlatsın.” İfadelerini kaydetti.
-“ Malatya’da, Sayın Cumhurbaşkanımızın politika ve siyasetine, söylem ve hedeflerine uygun olmayan bir durum söz konusudur”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da “Malatya’yı kurtarın” çağrısında bulunan Keskin şunları kaydetti; “Maalesef Malatya’da, Sayın Cumhurbaşkanımızın politika ve siyasetine, söylem ve hedeflerine uygun olmayan bir durum söz konusudur. Malatya; işi bilmeyen, iş üretemeyen, ama arkalarına siyasi referans alan yeteneksiz, liyakatsiz ve kamu yararını gözetmeyen müdürlerle dolduruldu. Öyle ki, suistimalleri ve usulsüzlükleri suçüstü yapılan ve kamuoyuna yansıyan kurum müdürleri aylardır koltuklarında kaldırılamıyor. Yanlış yapandan hesap sorulmuyor, sordurulmuyor. Kamu kurum binaları bazı derneklere verilirken, bazı kamu kurumlarının hizmet vermek için bina kiralaması, kamunun malını ve yetim hakkını korumamaktır. Maalesef Malatya’da ‘Bürokrasi Cumhuriyeti’ sistemi hüküm sürüyor. TİGEM’de öyle bir müdürler varki, 6.8 büyüklüğündeki depremin her niyeyse 10 ay sonra farkına varmış, Sultansuyu Harası ile ilgili kötü emellerini gerçekleştirmeye altyapı oluşturacak binaların ağır hasarlı olduğu raporunu çıkartmışlardır. Devletin kurumu devletin hazinesinden ödenek almak için ayak oyunu yapmamalı, devletin dolayısıyla milletin parasını çarçur etmemeli.
Malatya’da herhangi bir ihale ile ilgili soru işareti sorulduğunda her zaman ‘Bu firmayı bakanlık önerdi.’ deniliyor ve topu direk Ankara’ya atıyorlar.
Sayın Cumhurbaşkanım; Malatyalılar sizi seviyor ve her zaman zat-ı devletlerinizi “Allah’ına Gurban” diye karşılamış ve bağrına basmıştır. Bugünde; ‘Allah’ına Gurban Erdoğan’ diyoruz ve ‘İmdat’ diye bağırıyoruz; ‘Malatya’yı kurtarın.’”
