Cumhuriyet Halk Partisi Malatya İl Başkanı Enver Kiraz, baştan sona tartışılır bir konu. İçişleri Bakanlığı’nın bir genelgesi vardı. 400 üyelik Baro’nun bile kendi kongresini yapmasına izin verilmedi. 1 Aralık’a kadar herhangi bir sivil toplum örgütü veya bir derneğin toplantı yapması, kongre yapması yasaklanmıştı. Ak Parti bu süre içerisinde bütün ilçelerde anons yaparak kongreye vatandaşları davet ederek bir il kongresi gerçekleştirdi. Tek adaylı bir il kongresi için söylenecek çok şey var ama farklı bir alandan değerlendirme yapacağım.
Şunu çok net görüyoruz ki Cumhuriyet Halk Partisi hangi konuyu gündeme getirmişse o konu değerli ve önemli olmuştur.
Cumhurbaşkanının ziyaretinden şunu gördük ki Cumhuriyet Halk Partisi olmazsa halkın neredeyse hiçbir sorunu çözülmeyecekmiş. Cumhurbaşkanının da ifade ettiği, cumhurbaşkanına ifade edilen bütün sorunları biz gündeme bir şekilde getirmiştik. Şunu çok net görüyoruz ki Cumhuriyet Halk Partisi hangi konuyu gündeme getirmişse o konu değerli ve önemli olmuştur.
Örneğin biz dile getirmemiş olsak ve konunun üzerine gitmeseydik Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) kayısı alımı yapmayacaktı. Hasat mevsimi bitti çok gecikti. Biz TMO neden alım yapmıyor, kayısı depolarda bekliyor diye açıklama yaptık bir gün sonra AKP milletvekili açıklama yaparak TMO ile sözleşme yapıyoruz, alımları başlatıyoruz dedi. Bunu da Cumhurbaşkanı Malatya’da ifade etti.
Gündeme gelen bir diğer konu Özal Köyü’nde bir tapu sorunu vardı. AKP 18 yıldır iktidarda ama tapu sorunu çözülmedi. Biz bir hafta önce köylülerin eylemine destek verdik, köylüler adına açıklama yapınca sorun çözmek zorunda kaldılar. Dolayısıyla TMO alımı da, Özal Köyü’nün sorununu da Cumhuriyet Halk Partisi çözdü.
Bir diğer konu Battalgazi bölgesinde bir devlet hastanesi yapılıyor. Biz yıllarca yüksek sesle ifade ettik. Bu hastaneyi yıkmayın 300 bin nüfuslu Battalgazi ilçesini hastanesiz bırakmayın diye, dinlemediler yıktılar. Şimdi gördüler ki bizim söylediğimiz doğruymuş. Tekrar hastane yapılıyor. O da pandemi sürecinde kaplumbağa hızıyla ilerliyor.
Monilya hastalığından dolayı cumhurbaşkanlığı bütçesinden 10 milyon TL para gelmişti. Nisan ayından beri gelen para dağıtılmadı. Aylar sonra yine bizim çağrımız üzerine parayı hatırladılar, dağıttıklarını söylediler. Bu kez de yanlış dağıtıyorsunuz dedik. Tespitleri doğru yapmıyorsunuz dedik, çiftçilerin isyanı devam ediyor.
Bir esnaf raporu hazırladık. Esnaf Odaları ile birlikte bu raporu hazırladık. Ve Esnaf Odaları ile birlikte kamuoyuyla paylaştık. Esnaf Oda Başkanları da açıkladığımız bütün maddelere katıldıklarını ifade ettiler. Cumhurbaşkanına esnaflarımızda bizim dile getirdiğimiz talepleri ifade ettiler.
Bu talepler olmaması için AKP İl Başkanı çıktı “Cumhurbaşkanı geliyor Malatya’da talep yok, teşekkür var” dedi. Bizde bekledik, cumhurbaşkanı bir gelsin gerçekten talep var mı yok mu görelim, bizim gördüğümüz sorunlar Malatya da yaşanmıyor mu görelim dedik. Bu konuda yine haklı çıktık. Dile getirdiğimiz bütün konular talep olarak farklı kesimler tarafından Cumhurbaşkanına iletildi.
Esnaf Oda Başkanları dosya vererek taleplerini dile getirdiler. Servis şoförleri karşılama yaparak taleplerini dile getirdiler. Çiftçiler taleplerini dile getirdiler. Yani gidilen her yerde taleplerle karşılaştılar. Zaten AKP İl Başkanı talep yok derken Malatya’nın sorunlarından vatandaşın dertlerinden habersiz olduğunu biliyorduk. Şuan da da Malatya’nın sorunlarından haberleri olmadığını tescillediler. Çünkü talep yok demişlerdi. Uçaktan iner inmez Cumhurbaşkanına talepler başladı. Ama AKP İl Başkanının bu taleplerden de yaşananlardan da haber yok. Talepleri saymakla bitiremeyiz. Kimin talebi olduğunu da net gördük, kimin teşekkür ettiğini de gördük. Teşekkür eden sadece AKP’de kendi koltuklarını sağlamlaştırmaya çalışan belediye başkanları, milletvekilleri, il başkanları oldu.
Malatya’da genel hatlarıyla baktığımızda taleplerin yükseldiğini gördük. Biz hazırladığımız tüm raporlarda bu talepleri görmüş ve dile getirmiştik. AKP İl Başkanı ve yetkilileri çıksınlar bu talepleri onlarda görsünler.
9 aydır kapalı olan esnaf hiç siftah yapmadan akşam dükkanını kapatan esnaf evine ekmeği nasıl götürecek biri çıksın bize izah etsin. Evine ekmek götürme meselesine cumhurbaşkanı abartı diyor ama 9 aydır iş yapamayan kahve işletmecisi, servis şoförleri, kantinciler gibi kesimler evine nasıl ekmek götürsün. Bir tek kuruş devlet destek vermemiş. Verdiği tek şey kredi, o da geri ödenecek. Biz niye talep ettiniz, taleplere niye böyle cevaplar geldi bunu sorgulamaktan ziyade birçok sorun birikmiş bunu irdeliyoruz. Çünkü esnaf tek kuruş kazanamadığı gibi birçok gideri devam ediyor.
Büyükşehir belediyesi ve merkez ilçe belediyeleri onca parayı götürüp cumhurbaşkanının gelişi için billboardlara, bez afişlere vereceğine iş yapamayan esnaftan bu süre içerisinde su parası, çöp emlak vergisi gibi vergileri almasın. Malatya’da yıllardır bu esnafta, bu vatandaşta, devlete de, belediyeye de vergisini ödüyor. Malatya’nın sokaklarına, dağlarına, caddelerine binlerce metre bez afiş asmaya para var, esnafa gelince para yok. Dünyaca şatafat yaparken para var, vatandaşa gelince para yok. Belediyenin görevi sadece yol yapmak, kanalizasyon yapmak değildir. Bu yüzyılda bir belediye yol yaptım, kanalizasyon yaptım diye ayağına kurban kestirir mi?
Özetle bütün sorunları gören, çözüm isteyen, çözümleri ortaya koyan bir tek CHP olmuştur. Bunun cumhurbaşkanının gelişiyle oluşan taleplerle teyit etmiş olduk. AKP’nin de hiçbir şeyden haberi olmadığını teyit etmiş olduk.