Yapılan açıklama şöyle;
Dünyaca tanınmış ve milli ekonomiye katkısı olan kayısı ilimiz çiftçilerinin en önemli gelir kaynağını teşkil etmektedir. Kayısı ağaçlarında her yıl görülen hastalık ve zararlılarla bilinçli ve etkili mücadele yapmak gerekir. İlkbaharda Yaprak Delen (çil), Bakteriyel Kanser Zamklanma Hastalığı ve Monilya hastalığına karşı koruyucu olarak mücadele yapılmalıdır. Mücadeleye pembe tomurcuk döneminde başlanmalıdır.
YAPRAK DELEN (ÇİL) HASTALIĞI:
Yaprak, meyve, tomurcuk ve genç dallarda zarar yapar. Yaprak üzerinde yağ lekesi şeklinde başlar, zamanla kenarları kırmızımtırak, orta kısımları koyu kahverengine dönüşür. Yaprak saçma ile delinmiş gibi bir hal alır. Meyve üzerinde de aynı şekilde lekeler oluşur. Sürgünler üzerinde ise yuvarlak, kahverengi – kırmızı renkte lekeler meydana gelir. Bu hastalıktan dolayı % 20-60 verim kaybı olur. Kayısı da görülen ve ekonomik açıdan en çok zarar veren hastalıklardan biridir.
MONİLYA (MUMYA) HASTALIĞI:
Hastalık bitkide çiçek, çiçek sapı, meyve ve sürgünlerde belirti oluşturur. Hastalığa yakalanmış çiçekler kahverengileşir, dal üzerinde kurur ve mumyalaşır. Meyveler olgunlaşmaya yakın dönemde belirti oluşturur. Bu hastalığa yakalanmış meyveler zamanla buruşur, mumyalaşır ve dalda asılı olarak kalırlar.
BAKTERİYEL KANSER VE ZAMKLANMA HASTALIĞI:
Hastalığın en tipik belirtisi zamk akıntısı ile birlikte görülen kanser oluşumudur. Yapraktaki lekeler küçük, yuvarlak veya şekilsizdir. Başlangıçta soluk yeşil yağ lekesi görünüşte sonra rengi açık kahve veya kirli beyaza dönüşmektedir. Sürgünde oluşan lekeler kaldırılınca alttaki odun dokunun öldüğü görülür. 2-3 yıl içinde ağaçlar çalılaşır, verimde düşüş olur.
TOMURCUK TIRTILI ZARARLISI
Tomurcukların kabarma döneminde genellikle meyve tomurcuklarını yandan delerek tomurcuğun içi ile beslenir. Giriş deliğinin etrafındaki pislik ve hafif ağ örtülü oluşu ile tanınır. Çiçekte beslendikten sonra ipeğimsi iple birbirine bağladıkları birkaç yaprak arasında beslenirler.
KÜLTÜREL ÖNLEMLER:
İlkbaharda hastalıklı tomurcukları bulunduran ve kanser yaraları bulunan dallar sağlam kısımdan budanarak bahçeden uzaklaştırılmalıdır. Mumyalaşarak ağaç üzerinde kalmış meyveler toplanıp uygun bir yere gömülerek yok edilmelidir.Sulama, gübreleme, toprak işleme ve budama, iyi bir havalanma ve ağacın kuvvetli gelişmesini sağlayacak şekilde yapılmalıdır. Budama aletleri %10 luk sodyum hipoklorite (çamaşır suyu) daldırılarak dezenfekte edilmelidir.
KİMYASAL MÜCADELE:
Yaprak Delen (çil) Hastalığı için 1.İlaçlama sonbaharda yaprak dökümünden sonra yapılır. 2. ilaçlama ilkbaharda pembe tomurcuk döneminde % 1 lik bordo bulamacı veya Bakırlı Fungusitlerden biri ile ağacın her tarafı ıslatılacak şekilde ilaçlanmalıdır. 3.ilaçlama ise meyvelerde çanak yaprak ve erkek organ tablası meyvenin ucuna sıyrılırken (kürkü sıyırma döneminde) ruhsatlı fungusitlerden biri ile yapılmalıdır.
Bakteriyel Kanser ve Zamklanma Hastalığı için ilkbaharda pembe tomurcuk döneminde % 1 lük bordo bulamacı ile ağacın her tarafı ıslatılacak şekilde ilaçlanmalıdır.
Monilya hastalığı için 1. İlaçlama Çiçeklenme başlangıcında (%5-10 çiçekte), 2. İlaçlama tam çiçeklenmede (%90-100 çiçekte) organik fungusitlerden biri ile yapılmalıdır.Tomurcuk tırtılı zararlısı için ağaçların değişik yönlerinde 100 tomurcuk kontrol edilir. 10–15 tomurcuk tırtılı görülürse ruhsatlı insektisit kullanılır. Zararlı yoksa veya 10 tomurcuk tırtılından az ise ilaçlama yapılmamalıdır.
ÖNEMLİ BİLGİ: Bakanlığımızın teknik talimatında belirtildiği üzere kayısı bahçelerinde görülen monilya hastalığına karşı çiçeklerin %5-10 açtığında 1. İlaçlama, çiçeklerin %90-100’ü açtığında 2. İlaçlama yapılması gerekir. Ancak üreticilerimiz bazen ekonomik bazen de iş yoğunluğu nedeniyle tek ilaçlama yapmaktadırlar. İlimizde içinde bulunduğumuz Şubat-mart ayları nem ve sıcaklık değerleri açısında büyük değişiklik gösterebilir. İklimde yaşanabilecek hızlı değişim meyve bahçelerinde görülen hastalıkları tetiklemektedir. Bundan dolayı üreticilerimizin kayısı bahçelerinde çiçek monilyası hastalığının olmaması için 2 defa ilaçlama yapmaları büyük önem arz etmektedir. Yine aynı şekilde meyvemizde çil hastalığın oluşmaması için de üreticilerimizin meyvenin kürkten sıyrılma dönemini takip etmeleri ve mücadele için geç kalmamaları gerekir. Ancak mevsim yoğun yağışlı geçerse üreticilerimiz Çil ilacını mutlaka tekrarlamalıdır.