CHP’li Ağbaba’nın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:
Engelliler salgın sürecinde yok sayıldı, kaderine terk edildi!
“Toplumun en fazla ezilen ama görünürlüğü en az olan engelliler, 10 Mayıs’ta başlayan Engelliler Haftası’nı pandemi koşullarında her geçen gün daha da büyüyen sorunlarla karşılıyor. İktidar engelli yurttaşlarımızın sorunlarını istismar etmektedir. Özellikle salgın sürecinde engellilerin sorunlarına ve taleplerine kulaklarını tıkayıp salgının sağlık, ekonomik, toplumsal, psikolojik sonuçlarından en çok zararı gören engelliler adeta kaderine terk edilmiştir. Pandemi öncesi süreçte dahi engelli bireylerin sosyal kapsayıcılık, sağlık, adalete erişim, eğitim, bilgiye erişim, bağımsız yaşayabilme hakkı gibi birçok hakları neredeyse yok sayılmakta ve büyük ölçüde karşılanamamaktaydı. Yıllardır dile getirilen bu sorunlar göz ardı edilmekte, çözüme kavuşturulmamakta iken bugün yaşanan pandemi sürecinde alınan tedbirler, engelli bireylerin daha da mağdur olmasına sebep olmaktadır. Pandemi sürecinde yanlarında “sosyal devleti” arayan engelliler, sorunlarına ve taleplerine “mesafeli hükümeti” buldular. Bu kapsamda BM Engelli Kişilerin Hakları Sözleşmesi’nin 11. Maddesi ile düzenleme alanı bulan Risk Durumları ve İnsani Bakımdan Acil Durumlar başlıklı madde uyarınca engelli bireyler risk durumundadır. Uluslararası bağlayıcılığı olan metinlerde işaret edilen başta sağlık hakkı olmak üzere birçok hakkın ihlal edildiği, var olan ve olası hak kayıplarının uzun vadede dezavantajı daha da büyüteceği, başta Dünya Sağlık Örgütü ve Birleşmiş Milletler olmak üzere ilan edilen pandemi süreci boyunca birçok otorite tarafından ifade edildi.”
İktidarın içi boş salgın politikalarıyla engelliler için yaşam çileye döndü
“Pandeminin derinleştirdiği ekonomik krizin pandemi sonrasında engellilerin faydalandığı engelli ve bakım maaşı, sağlık destekleri, özel eğitim ve istihdam başta olmak üzere pek çok alanda sorun yaşanmaması için hükümet gerekli planlamaları şimdiden acil olarak yapmalıdır. Hamaset söylemleri bırakılmalı, somut adımlar atılmalıdır. Sadece sağlık alanında değil, eğitimde fırsat eşitliği noktasında da özellikle EBA TV üzerinden verilen eğitimlerin erişilebilir olmadığı çok açık. Eğitim videolarında alt yazı yer almamaktadır. Başta görme ve işitme engelliler olmak üzere engel durumları dikkate alınarak bir içerik oluşturulmamıştır. Bununla beraber yayınlanan genelge ile kapatılmış olan Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezlerinin durumunun ne olacağı açıklığa kavuşturulmamıştır. Bu kurumlarda eğitim gören, özel eğitim ihtiyacı olan bireylerin kişiye özel müfredatları dikkate alındığında bu süreci eğitim almadan geçirdikleri gerçeği ortadadır. Engellilerin sağlık hizmetlerine erişiminde çok ciddi sorunlar yaşanmaktadır. Sağlık Bakanlığının “Hayat Eve Sığar “ uygulamasındaki risk haritaları başta olmak üzere, uygulamadaki grafikler vb. içerikler görme engellilerin kullandığı ekran okuyucu programlarla uyumlu değildir. Görme engelliler bu bilgilere ulaşamadıkları için kendilerinin ve yaşadıkları yerin risk durumunu öğrenememektedirler. Salgın sürecinde fizik tedavi ve rehabilitasyon alan engelliler, tüm rehabilitasyon süreçleri durdurulduğundan dolayı bu alanda hizmet alamamaktadır. Sürekli değişen rapor yönetmeliği engelliler açısından çileye dönüşmüş durumdadır. Farklı rapor değerlendirmeleri sonucu çok sayıda engellinin evde bakım maaşı, malulen emekliliği, muhtaçlık maaşı kesilmiştir.”
Tüm engel gruplarına ve ailelerine derhal aşıda öncelik verilsin!
“Tüm engel gruplarına ve ailelerine derhal aşıda öncelik verilmelidir. Pandeminin derinleştirdiği ekonomik krizin pandemi sonrasında engellilerin faydalandığı engelli ve bakım maaşı, sağlık destekleri, özel eğitim ve istihdam başta olmak üzere pek çok alanda sorun yaşanmaması için hükümet gerekli planlamaları şimdiden acil olarak yapmalıdır. Sağlık konusunda evde bakım ve engelliler için hastanelerde değil evde hizmet sistemi bir an önce hayata geçirilmelidir. Hamaset söylemleri bırakılmalı, somut adımlar atılmalıdır. Bazı STK temsilcileri ve araştırmacılar; pandemi sürecinde engellilerin maruz kaldıkları ev içi şiddette artış olduğunu ifade etmektedir. Bununla ilgili olarak engellilere ve ailelerine yönelik, sosyal kapsayıcılık ve psikolojik destek uygulamaları hayata geçirilmelidir. Pandemi sürecinde engellilerin daha az etkilenmesi için yerel yönetimlerin rolü önemlidir. Başta fiziksel erişilebilirlik olmak üzere her alanda eksiklikler hızlıca giderilmeli ve uygulamaya geçilmelidir. Bu dönemde özelikle engelliler açısından dijital okuryazarlık çok önem kazanmıştır. Milli Eğitim Bakanlığı dijital okuryazarlıkla ilgili engellilere yönelik bir planlama yapmalıdır. İnternet siteleri, dijital medya, mobil uygulamalar, interaktif içerikler, eğitim materyalleri ve bilgilendirici dokümanların farklı engel gruplarının erişimine yönelik hazırlanması konusunda denetleyen bir kurum yoktur. Bilgiye erişilebilirlik en temel insan haklarından biridir. Bu süreçte başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere, tüm kurum ve kuruluşlar engellilik alanında hak temelli yaklaşımı benimsemeli, erişebilirlikle ilgili yaşanan sorunlar derhal çözülmelidir.”