CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, İstanbul Küçükçekmece ‘de 5 yaşındaki bir kız çocuğunun cinsel istismara uğramasını meclis gündemine taşıdı. Ağbaba; “23 Nisan’da Mustafa Kemal Atatürk’ün bu ülkeyi teslim ettiği çocukların tecavüz edilebilecek bir obje olarak görülmesi Türkiye için tüm sorunların önüne geçmektedir” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, çocukların cinsel istismara uğramasının önüne geçilmesi, yaşanan mağduriyetlerin bir an önce giderilmesi, çocuklara cinsel istismarda bulunanlara verilen cezaların caydırıcılığının artırılması konusunda etkili önlemlerin alınması amacıyla meclis araştırması açılmasını istedi.
Aqğbaba önergesinde çocuk istismarıyla ilgili acı gerçekleri ortaya koyarak; Türkiye’de yılda ortalama 8 bin çocuğun cinsel istismara uğradığını, 2018 yılı TÜİK verilerine göre, son 10 yılda 482 bin 908 kız çocuğunun devletin izniyle evlendirildiğini, 6 yılda 142 bin 298 çocuğun anne olduğunu belirtti.
Ağbaba’nın meclis araştırma önergesi metni şu şekilde;
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA
Birleşmiş Milletler tarafından 20 Kasım 1989 tarihinde kabul edilen Çocuk Haklarına Dair Sözleşme, Türkiye tarafından da 14 Ekim 1990'da imzalandı ve 27 Ocak 1995'te Resmi Gazete'de yayımladıktan sonra yürürlüğe girmiştir. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu Çocuk Haklarına Dair Sözleşme'nin imzacıları 18 yaşından küçük her bireyi şiddet ve istismardan koruyacak yasal ve toplumsal önlemleri almakla yükümlüdür.
Ancak çocuk istismarı ve şiddetine karşı istenilen yaptırımlar hayata geçirilemediği için yazılanlar kağıt üzerinde kalmakta, her gün Türkiye’nin dört bir yanından toplumun içini sızlatan vakalar meydana gelmektedir.
Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni imzalayalı 29 yıl, meclisten geçmesinin üzerinden 24 yıl geçmesine karşın halen sözleşme prensiplerinin çocukların yaşamına yeterince etki etmediği görülmektedir. Türkiye’de istismar edilen çocukların sayısının sürekli artması sözleşmenin uygulanmadığını ortaya koymaktadır.
En son, 23 Nisan Çocuk Bayramında, İstanbul Küçükçekmece Kanarya Mahallesi'nde 5 yaşındaki bir kız çocuğu henüz kimliği belirlenemeyen bir kişi tarafından cinsel istismara uğradıktan sonra kanlar içinde evinin önüne bırakılmış halde bulunmuştur. Durumu fark eden aile tarafından hastaneye götürülen çocuğun hayati tehlikesinin bulunduğu belirtilmektedir.
23 Nisan’da Mustafa Kemal Atatürk’ün bu ülkeyi teslim ettiği çocukların, son yıllarda artan iğrenç bakış açısı yüzünden tecavüz edilebilecek bir obje olarak görülmesi Türkiye için tüm sorunların önüne geçmektedir. 5 Yaşındaki çocuğa tecavüz edip evinin önüne atabilecek zihniyet sapıktır, sapkındır, iğrençtir. Mutlaka önlem alınmalıdır.
Hükümetin yandaş gördüğü bazı vakıflarda ve yurtlarda küçük çocuklara tecavüz edilmesi, dönemin bakanlarının ‘Bir kereden bir şey olmaz’ demesi, vakıf yöneticilerinin milletvekilli adayı, kurum müdürü yapılması cinsel istismarcıları en basit ifadeyle ‘cesaretlendirmektedir’
Son örneğini 23 Nisanda yaşadığımız ancak hemen her gün Türkiye’nin dört bir yanından gelen bu haberler, ülkeyi yönetenlerin önleyici tedbirler almaması, gerekli yasal düzenlemeleri sağlamaması nedeniyle ortaya çıkmaktadır. Çoğu zaman gizlenen, ortaya çıkarıldığında çıkaran kişilerin cezalandırılmasıyla sonuçlanan bu vakalar, suç işleyenlerin ödüllendirilmesi olarak dillendirilmektedir.
İstanbul Küçükçekmece’deki Kanuni Sultan Süleyman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 5 ay 9 günlük süreçte hastaneye gelen 18 yaşın altında 250 hamile çocuk geldiğini, bu çocuklardan 115’i için emniyete bildirim yapılmadığını tespit eden sosyal hizmet uzmanının hastaneden sürgün edilmesi cinsel istismar vakalarına, çocuk annelere bakışın özeti olmuştur.
İHD İstanbul Şubesi Çocuk Hakları Komisyonu'nun raporuna göre, son 16 yılda 18 yaşın altında 440 bin çocuk doğum yapmıştır. Cinsel suçların yüzde 46'sının çocuklara karşı işlendiği, çocuğun cinsel istismarında Türkiye'nin dünya listesinde 3. sırada olduğu belirtilmiştir.
Türkiye'de çocuk istismarı, çocukların hak ihlali, şiddet ve kasten ölümlere ilişkin sağlıklı istatistik ve verilere ulaşmak da oldukça zordur. Derneklerin, bakanlıkların ve sivil toplum kuruluşlarının verileri ancak adli makamlara ve basına yansıyan vakalarla değerlendirilebilmektedir. Birçok istismar ve şiddet olayı örtülü kalmaktadır.
2010’da 16.135, 2011’de 16.828 , 2012’de 17.589, 2013’de 17.948, 2014’de 18.104, 2015’de 16.957, 2016’da 15.051, 2017’de 16.348 Olmak üzere 2010-2017 yılları arasında çocukların cinsel istismarı suçundan açılan davalardaki suç sayıları toplam 134 bin 960 gibi korkunç bir rakama ulaşmıştır.
Sivil Toplum Örgütlerinin hazırladıkları 2018 Türkiye'de Çocuk İstismarı Raporu'na göre cinsel suç mağduru çocukların yüzdesi 2014'ten 2016'ya yüzde 33 artmıştır. Çocuk mağdur sayısı 2014'te 74 bin 064 iken, 2016'da 83 bin 552'ye yükselmiştir. Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğüne göre; Çocuk cinsel istismar hükümlülerinin yüzdesi 2006 yılında % 42,5 iken 10 yıl sonra 2016 yılında % 58,8’e yükselmiştir.
2019 Yılı Ocak-Şubat ve Mart ayında 0-12 Yaş aralığında 129 çocuk, 12-15 Aralığında 287 çocuk, 15-18 yaş aralığında 273 çocuk cinsel istismar mağduru olmuş, vakalar mahkemeye yansımıştır.
Sonuncusu 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramında yaşanan çocuk İstismarı olaylarının önüne geçilmesi için etkin bir politika izlenmelidir. Başta Milli Eğitim ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlıkları olmak üzere sivil toplum kuruluşları, yerel yönetimler ile tüm kamu kurumları ile işbirliği yapılmalı, aileleri eğitimden geçirilmeli, toplumsal bilincin oluşması için broşür, afiş, kitapçıklar bastırarak dağıtmalıdır.
Çocuklarımızın cinsel istismara uğramasının önüne geçilmesi, yaşanan mağduriyetlerin bir an önce giderilmesi, çocuklara cinsel istismarda bulunanlara ceza indirimi uygulanmaması ve verilen cezaların caydırıcılığının artırılması hususunda etkili önlemlerin alınması amacıyla Anayasa’nın 98’inci, İçtüzüğün 104 ve 105’inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılması için gereğini arz ederiz.